Sevgili Dostlarım,

 

Uzun yıllar hem çocuklarımı büyütürken hem de yurtdışı ticaretle uğraşırken aklımda eğitim alanıyla ilgili bir çalışma yapma fikri vardı. Oğlum yurtdışına yüksek lisansa, kızım da üniversiteye başlayınca “Tam zamanı!" dedim ve Edumonde Yurtdışı Eğitim Danışmanlığı kurdum. Konuyla ilgili araştırmalar yaptım, akredite yurtdışı kuruluşlarda eğitim aldım. Ama en önemlisi kendi çocuklarım ve yeğenlerimin eğitim hayatlarından edindiğim tecrübelerle yola çıktım. Çalıştığım okulları seçerken alanında en iyi, köklü ve tanınmış olmalarına özen gösterdim. Kısacası, anlaştığım okullar gönül rahatlığıyla kendi çocuklarımı gönderebileceğim ve göndermiş olduğum okullardır.

 

En önemli amacım çocukların, gençlerin yazlarını yeni kültürler tanıyarak, dillerini geliştirerek, spor ve sanat faaliyetlerinde bulunarak geçirmeleri ve kariyer seçimlerinde önlerindeki opsiyonları fark etmeleridir. Ben ailelere ve gençlere en uygun okulu seçmede ve sonrasındaki kayıt, kabul, hazırlık süreçlerinde yardımcı oluyorum.

 

Eğer sen veya dostların konuyla ilgili bilgi almak isterseniz bana 0530 097 7559 numarasından veya bilgi@edumonde.com.tr mailinden ulaşabilirsiniz.

 

Sevgilerimle,

 

Tülin Kozluca

19 Şubat 2016

Merhaba,

 

27 Şubat 2016 Cumartesi günü Harbiye’de İstanbul Kongre Merkezinde yapılan QS World Grad School Tour’un Yurtdışı Master Eğitim Fuarı’na katıldım. Öncelikle güzel ve güneşli bir kış günü idi. Mekan her zaman favorim olan bir yerdi. Harika bir çevre düzenlemesinde yer alan Kongre Merkezi Cemal Reşit Rey Konser Salonu ve Şehir Tiyatrolarına komşuluğuyla insanı gerçekten çok etkiliyordu.

 

Girişte kabul çok düzenliydi. Çoğunluk online olarak önceden davetiye aldığı için kayıt hızla ilerliyordu. Herkese çipli ID’ler verildi. Fuar’ da katılımcılardaki iPhone uygulamaları bu ID’leri tanıyor ve ziyaretçi ismini ve bilgilerini yazıp çizmekle vakit kaybı olmuyor. Kayıt da herkese bir çekiliş numarası veriliyor ve kazanan talihliye iPad mini veriliyordu.

 

Avrupa’nın ve Amerika’nın önde gelen üniversitelerinin yüksek lisans programları tanıtılıyordu. Fuar 3 üniversitenin sunumu (Universitat Autonoma de Barcelona, Hofstra University, Skema Business School) ile başladı. Yetkililer detaylı bir şekilde eğitim programlarını, başvuru süreçlerini, kayıt şartlarını ve oradaki yaşamı anlattılar. Not ortalamasının, referans mektuplarının, yapılan staj ve yer alan projelerin, girilmesi gereken lisan seviye sınavlarının ve GMAT’ın kabulde nasıl bir rol oynadığını tüm detaylarıyla izah ettiler. Öğrencilerden gelen soruları cevapladılar. Bence sorulan sorular arasında en düşündürücü olan burs olanaklarıydı.

 

Daha sonra fuar ayrı bir salonda devam etti. Bu salonda üniversite yetkilileri öğrencilerle yüz yüze görüştüler, onları bilgilendirdiler ve sorularını yanıtladılar. Katılım hayli yoğundu, üniversite masaları önünde uzun kuyruklar oluştu. Gençlerin lisans eğitimleriyle yetinmeyip yüksek lisansı hedeflemeleri ilgimi çekti. Birkaç tanesi ile sohbet etme fırsatım oldu. Neden yurt dışı diye sorduğumda pek çok farklı yanıt aldım fakat ortak olan hepsinin yurtdışı tecrübesi edinmek istemesi, yabancı dillerini anadil seviyesine getirmek istemeleri, değişik kültürleri yakından tanımak ve kariyer planlamasında hedeflerini bir üst basamağa taşımaktı.

 

Ipad mini çekilişine kalamadım. Zaten çekiliş kuponumu orada konuştuğum gençlerden birine vermiştim. Fuardan ayrılırken ziyaretçi gençleri düşündüm ve hepsini takdir ettim. Güzel bir haftasonunda koca bir günlerini daha iyi bir eğitim alma olanağına ayırmışlar. Hepsine kocaman bir bravo diyorum. Hedeflerine giden yolları açık olsun.

 

Hoşçakalın

 

Tülin Kozluca

28 Şubat 2016

Merhaba,

 

Temsilcisi olduğum okullardan biri de İsviçre’deki Leysin American School (LAS). Leysin, İsviçre Alpleri’ nde Cenevre’ye 1,5 saat mesafede 4000 kişilik bir kasaba. Okul 350 kişilik yatılı bir lise. Amerikan diploması veya IB (International Baccalaureate) programı sunan 60‘ın üstünde farklı ülkeden öğrenci kabul eden bir okul. Swiss Learning okullarından biri olduğu için haliyle eğitim kalitesi çok yüksek. Ayrıca harika bir coğrafyada. Üstüne üstlük kış aylarında okulun kapısından kayaklarınızı takıp pistlere çıkma imkânınız var.

 

Özelliklerinden bahsetmeden önce benim için de çok özel bir yerde olduğunu belirtmeliyim. Ablam ve arkadaşları 1985 yıllarında aynı binalarda bulunan Leysin Amerikan Üniversitesine devam etmişlerdi ve bu dönemde Leysin’e defalarca gidip gelmiştim. Çocukluğumdan beri doğaya çok düşkün olduğumdan Leysin İsviçre Alpleriyle ve alabildiğine yeşilliğiyle beni daima büyülemişti. O yıllarda ülkemizde alışık olmadığımız kadar uzun pistlerde kaydık, inanılmaz yemekler yedik ve çok güzel alışverişler yaptık.

 

Dün beni ziyarete LAS’ın Türkiye, Balkanlar ve Asya bölge sorumlusu Sayın Ezgi Güngör Işıksal geldi. Kendisi LAS’dan mezun olup daha sonra eğitimini Boğaziçi Üniversitesinde tamamlamış. Kendisi bana okulun hem lisesi ile hem de yazın yaptıkları kamplarla ilgili bilgiler verdi. Okulu hala kurucu ailenin 3. kuşağı yönettiğini yani okulun sahibinin 1960 yılından beri değişmediğini ve vakıf olduklarını öğrendim. Okulun amacı duyarlı, sorumluluk sahibi, yaratıcı dünya vatandaşları yetiştirmek. (Ezgi hanımı görünce bu misyonu başardıklarını fark ettim.)

 

Okulun tamamı yatılı olduğu için tüm öğrenciler eşit şartlarda. Faculty Family sistemi var. Her yeni gelen öğrenci okulda bir öğretmen ailenin çocuğu oluyor. Öğretmen ve ailesi öğrenciyle birlikte geziler, spor yapıyor, yemekler düzenleniyor, derslerine yardımcı olunuyor. Amaç öğrencinin alışma sürecinde destek vermek, sorunları gözlemlemek ve çözmek, kısacası yakın takip. Bir anne olarak bu sistemi çok beğendim. Benim dikkatimi çeken bir başka nokta da dünya sıralamasındaki üniversitelere girişte okulun %99 olan başarısı. Bunun nedenini Ezgi Hanım okulun bünyesindeki üniversite danışmanlığının titizliği ve tabi ki de kişiye özel düzenlenen eğitim kalitesi olarak açıkladı. Daha önce 7. Sınıftan itibaren öğrenci kabul eden LAS bu yıl  6.Sınıftan da öğrenci alıyor. Yani high school (lise)un yanısıra middle school (ortaokul) da var.

 

İsviçre’de güvenli, bol oksijenli yüksek standartlarda İngilizce eğitim veren uluslararası okul düşünenler için LAS çok doğru bir seçim olur. Karar verme aşamasında olan veliler çocuklarını okulun yaz aylarında düzenlediği 3-4 haftalık yaz kampına yollayıp LAS ‘ı yakından tanıma fırsatına sahip olabilirler.

 

Ezgi Hanım’a tüm bu bilgilendirmeler için teşekkür ediyorum. LAS' ı seçecek olan öğrencileri şimdiden kutluyor, başarılar diliyorum.

 

Hoşçakalın

 

Tülin Kozluca

30 Mart 2016

 

 

Merhaba,

 

Cumartesi günü (02.04.2106) Millfield Yaz Okulları kurucusu ve müdürü Mr. Mark Greenow ile Taksim’deki The Marmara Oteli’nde toplandık. Kendisi StudyTravel organizasyonu tarafından İstanbul’daki eğitim acentelerine ve yurtdışındaki okullara özel tertip edilen fuara katılmak üzere İstanbul’a gelmiş. Saat 18.00’de buluştuk. Kendisi ve Millfield yaz okulları hakkında detaylı bilgi aldım. Ben de kendi öğrenci profilimizi , ailelerini ve beklentilerini anlattım. Oldukça faydalı bir bilgi alışverişi oldu.

 

Marc Greenow 38 senedir yaz ve spor okulları organizasyonunda görev alıyor. Millfield’ deki 14. senesi. Çocuklara, gençlere, eğitime ve spora adanmış bir hayatı var. Tanıtım faaliyetlerinin çoğunda bizzat kendisi bulunuyor. Bu misyonu gerçekleştirmek için 2015 yılında 96 uçuş yaptığını söyleyince şaşırdım. Tanıtımın yanı sıra bir özelliği de çocuklarını yaz okuluna gönderen ailelere kendi direkt telefonunu veriyor ve 7/24 ulaşılabiliyor. (Tabi ki her grubun ayrı öğretmenleri, gözetmenleri var. Önce onlara ulaşmak daha doğru oluyor!!)

 

Millfield okulları Londra’ya 2.5 saat mesafede Bath bölgesinde. Bath bölgesi İngiltere’nin hem çok güvenli hem de tabiat güzellikleriyle çok meşhur bir bölgesi. Birçok şaire yazara ilham kaynağı olmuş bir coğrafya. Yaz okulu ilk olarak 12-17 yaş grubu için kurulmuş ancak artan talep karşısında 6-11 ve yaş gruplarını da dahil etmişler. Yaş gruplarına göre programlar ayrılıyor. Ancak esas olan herkese hafta içi sabahları olmak üzere seviyesine göre 15 saat İngilizce dil eğitimi var. Öğleden sonraki aktiviteler seçmeli. Tüm spor dalları, sanat ve sosyal faaliyetler var. Öğrenci bunlar arasından istediklerini seçiyor. Spor dalları çok seçenekli: golf, hokey, yüzme, atçılık, eskrim, basketbol, futbol, savunma sanatları bunlardan bazıları. Sosyal ve sanat faaliyetleri arasında aşçılık, moda, güzel sanatlar, dans, satranç,

film, fotoğrafçılık, müzik, rock, tiyatro var. Saydıklarım arasında eksiği yok fazlası var. Bunun yanı sıra yabancı üniversitelere girerken alınması gerekli olan ve alınan sonucun kabullerde çok büyük bir etkisi olan IELTS sınavına deneyimli hocalar eşliğinde hazırlanma imkânı da var.

 

Konaklama 4 ayrı kampüste yaş gruplarına göre yapılıyor. Etkinlikler kampüse göre değişiyor. Kız erkek ayrı yatakhanelerde 2-4 kişilik odalarda kalınıyor. Her zaman gözetmenler mevcut. Öğrenciler istenildiği takdirde ekstra bir ücret karşılığı Heathrow veya Bristol havaalanlarından karşılanıyorlar. Kurs başlangıç ve bitiş tarihlerinde Millfield ekibi havalimanlarında bir desk açıyor ve üzerlerinde kırmızı Millfield T-shirtleri ve komik şapkalarıyla öğrencilere hoş geldin diyorlar.

 

Mark Greenow ile sohbetimiz epey uzun devam etti. Size yukarıda kısa bir özet yaptım. Umarım Millfield’ e çocuklarını göndermeyi düşünenler için faydalı olur. (Bir de beraber resim çektik. Resimde tuttuğumuz ve resme sığmayan 2.5 metre uzunluğundaki poster bir dönemdeki öğretmen, öğrenci ve ekibin toplu hali.)

 

Hoşçakalın,

 

Tülin Kozluca

04.04.2016

Merhaba,

 

30 Nisan 2016 Cumartesi günü benim de mezunu olduğum Üsküdar Amerikan Lisesi’nin kuruluşunun 140. Yılını kutlamak için okulun bahçesinde “Mor Salkım Festivali” düzenlendi. Festival Üsküdar Amerikan Lisesi’nde Yetişenler Derneği tarafından organize edildi. Güneşli bir bahar günü yapılan bu etkinliğe okulumuzun mezunu birçok yazar (Canan Karatay, Fatma Torun Reid, Meltem Akverdi, Tülay Filiz, Zeynep Sezerman, İpek Cihan Bilgin, Tülin Kozikoğlu, Elif Toğay, Lale Develioğlu, Sara Şahinkanat, Sevsen Aslantepe) kitaplarıyla katıldı. Kitaplar imzalandı, katılımcılarla sohbetler edildi. Ayrıca gene mezunlarımız arasında kurucuları ve yöneticileri olan birçok STK (Tohum Otizm Vakfı, Türk Eğitim Vakfı, Yedikule Hayvan Barınağı, Lösev, Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı, ÇYDD, İTÜ Çevre Mühendisliği) yer aldı ve çalıştıkları konular hakkında farkındalığı arttırdılar. Önümüzdeki haftanın Anneler Günü olması nedeniyle de çeşitli alışverişlerin (takı, organik gıda, sanat ürünleri, dekoratif aksesuarlar) yer aldığı minik bir açık Pazar da kuruldu. Etkinlikler bunlarla sınırlı değildi. Öğrencilerin ve mezunların gösterileri, söyleşileri ve çeşitli tanıtımlar da yapıldı. Elde edilen gelir dernek tarafından burs fonuna aktarıldı.

 

Ben de Edumonde Yurtdışı Eğitim Danışmanlığı olarak okulumuzun bu çok içten ve anlamlı etkinliğinde yer aldım ve festivali ziyarete gelen velileri, mezunlarımızı ve öğrencileri faaliyetlerim hakkında bilgilendirdim. Mükemmel bir deneyimdi. Başarı profili yüksek öğrenci grubuyla karşılaşmak beni hem çok mutlu etti hem de çok heyecanlandırdı. Hedefleri olan ve eğitime değer veren bir sürü genç ve aileleri ile tanıştım. Standımı ziyarete gelenler daha çok ikinci dillerini (Fransızca, Almanca, İspanyolca) nasıl ilerletebilecekleri konusunda danıştılar. İngiltere’de lisans eğitimi almak isteyenlerle de bilgi paylaşımında bulundum.

 

Üsküdar Amerikan camiasını bir araya getirerek mezunlar, öğretmenler, dostlar ve öğrenciler arasında iletişimi ve dayanışmayı arttıran bu güzel etkinliği hazırlayanların emeklerine sağlık. Hepsini gönülden kutluyorum. Bir dahaki seneye tekrarında görüşmek üzere….

 

Hoşçakalın

 

Tülin Kozluca

1 Mayıs 2016